Yalnızlık ikircikli bir hâl. Toplum bilincine göre çoğunlukla zoraki ve gönülsüzce katlanılır yalnızlığa. Kimi zaman dışlanma, kimi zamansa bir ceza şeklinde gösterir kendini. Ancak kişilerin her an erişilebilir, çevrimiçi olduğu bir çağda yalnız kalmak büyük bir nimet. Yıpratıcı günlük hayatlarımızdan biraz olsun uzaklaşıp kendimizle baş başa kalabilmek, hattâ en rutin mahremiyet arayışlarımız bile başlı başına bilinçli bir çaba harcanması gereken küçük başkaldırışlar halini aldı.
Fransız filozof Oliver Remaud, modern çağın dayattığı sosyal ilişkiler ışığında yalnızlık seçeneğini irdeliyor. Remaud'ya göre yalnız kalmak öncelikle “hayır” demeyi öğrenmeyi gerektiriyor. Sırf bu özelliği nedeniyle, gönüllü yalnızlık bir hür olma arayışı.
“Elinizdeki, gönüllü yalnızlığı ilk başta ve her
şeyden önce bir özgürlük deneyimi ve eleştiri
vasıtası olarak düşünmeye davet eden bir
kitap. Yolculuk ederken nelerden kaçarız?
Yalnızlıkta ne buluruz? Kendiyle baş başa
kalmak ne demektir? Toplum bize yeter mi?
Yalnız birey ne tür bir yurttaştır? İnsan yalnız
olduğunda dayanışma halinde olabilir mi?
Neden doğaya inanmalıyız?”
Yalnızlık ikircikli bir hâl. Toplum bilincine göre çoğunlukla zoraki ve gönülsüzce katlanılır yalnızlığa. Kimi zaman dışlanma, kimi zamansa bir ceza şeklinde gösterir kendini. Ancak kişilerin her an erişilebilir, çevrimiçi olduğu bir çağda yalnız kalmak büyük bir nimet. Yıpratıcı günlük hayatlarımızdan biraz olsun uzaklaşıp kendimizle baş başa kalabilmek, hattâ en rutin mahremiyet arayışlarımız bile başlı başına bilinçli bir çaba harcanması gereken küçük başkaldırışlar halini aldı.
Fransız filozof Oliver Remaud, modern çağın dayattığı sosyal ilişkiler ışığında yalnızlık seçeneğini irdeliyor. Remaud'ya göre yalnız kalmak öncelikle “hayır” demeyi öğrenmeyi gerektiriyor. Sırf bu özelliği nedeniyle, gönüllü yalnızlık bir hür olma arayışı.
“Elinizdeki, gönüllü yalnızlığı ilk başta ve her
şeyden önce bir özgürlük deneyimi ve eleştiri
vasıtası olarak düşünmeye davet eden bir
kitap. Yolculuk ederken nelerden kaçarız?
Yalnızlıkta ne buluruz? Kendiyle baş başa
kalmak ne demektir? Toplum bize yeter mi?
Yalnız birey ne tür bir yurttaştır? İnsan yalnız
olduğunda dayanışma halinde olabilir mi?
Neden doğaya inanmalıyız?”